Vay Nhanh Fast Money. Üsküdar'da meydana gelen olayda İddiaya göre, dün akşam saat sıralarında Suriyeli aktivist Orouba Barakat ile gazeteci kızı Halla Barakat’ı Üsküdar’da oturdukları evde kanlar içinde bulundu. Apartman sakinleri durumu sağlık ve polis ekiplerine haber yerine gelen sağlık ekipleri yaptıkları kontroller sonucunda anne Orouba Barakat ve kızı Halla Bakarat’ın olay yerinde bıçaklanarak hayatını kaybettiğini tespit etti. Polis ekipleri evde incelemelerde bulunarak anne-kızın cansız bedeni otopsi yapılmak üzere Adli Tıp Kurumu'na kaldırıldı CESETLER DÖRT GÜNDÜR EVDE Bir apartman sakini “Duyduğumuz kadarıyla anne kız öldürülmüşler. Üzerlerine kireç dökmüşler, yataklarına koymuşlar. Çekip gitmişler. Cesetler 4 gündür evdeymiş, öyle deniliyor. İyi insanlardı, kimseye zararları yoktu” dedi. GAZETECİ KIZI VE ANNESİNİ KİM ÖLDÜRDÜ? Suriye’de başlayan iç savaşın ardından ilk olarak İngiltere’ye oradan da Birleşik Arap Emirlikleri’ne geçen Orouba Barakat son olarak İstanbul’a gelerek burada yaşamaya başlamıştı. Orouba Barakat’ın gazeteci kızı Halla Barakat’ın ise Ortadoğu’ya yönelik haberler yapan bir yayın organında çalıştığı öğrenildi. Polis olayla ilgili soruşturması sürerken, olayı gerçekleştiren faillerin yakalanması amacıyla çalışma başlattı. Editör Not Anne Kızın Boğazlarının kesilerek öldürülmesi IŞİD'i akla getiriyor inşaat işlerinde kalıp ustası olarak çalışıyorum. aynı yerde beraber çalıştığımız 5 suriyeli var. aynı istikamette olduğumuz için 2003 model arabamla onları evinden alıp, tekrar evlerine bırakıyorum. bu sayede mazot parası vermekten kurtuluyorum ki zaten onların da işine geliyor, yoksa günde 4 dolmuş bir gün iş bitiminde eve gitmek için arabaya bindik. herkesi tek tek eve bırakırken sonuncusunu da evine bırakmak için kapısının önüne kadar yanaştım, normalde çocuğun ufak kardeşleri kapıyı açardı ama bu sefer kapıyı açan bir insan değil, tanrı'nın kadınları kıskandıracak güzellikte yarattığı sanat eseriyle karşılaştım. çehresi ayın en parlak yüzü gibiydi, incecik kaşları su terazisinin bile algılayamayacağı oranda simetrikti. dudakları bala bulanmış, yanaklarında haşin bir pembelik vardı sanki. gözleri arşı kıskandıracak şekilde maviydi. masmavi. sanırım körkütük aşık olmuştum, hele ki ona takılıp kaldığım anda ki tavşan ürkekliğinde ki kaçamak bakışları, kaybettiğim gerçeklik algısını, daha da giderken hiçbir trafik ışığına dikkat edememiştim o gün. bazen kırmızıda geçiyor bazen yeşil de bekliyordum, kulağımda çınlanan kornaların, küfürlerin haddi hesabı yoktu. eve nasıl geldiğimi bilmiyorum, canım yemek de istemiyordu. uzandım yatağıma öylece tavana baktım. hiçbir şey umrumda değildi, ertesi gün nasıl olacaktı, akşam işçileri eve bırakırken o kızı bir daha görecek miydim kaygısı taşıyordum içimde. sanki yarın onu göremezsem hayata küsecek gibiydim. sanırım aşık olmak böyle bir şeydi ve ben tam anlamıyla aptal gibi bir şey böyle geçti ve ben o kızı hala göremedim. içimde dinmeyen bir susuzluk vardı ve kana kana içsem de suyu kesmiyordu beni. bir plan yapmalıydım ve öyle de oldu. hassan kızın abisi olduğunu tahmin ettiğim işçi ona '' hafta sonu sizi pikniğe götüreyim '' diye teklif sunmuştum. önce biraz karasız kaldı tabi.. '' nargile de benden '' deyince '' allahu ekber diye bağırmaya başladı. dur dedim manyak mısın cihatçı diye alacaklar şimdi bizi. neyse dedim sen evdekilere söyle hafta sonu sizi alırım sonu geldi çattı. en güzel elbiselerimi giyinip, tıraşımı olmuştum. jöle de sürdüm saçlarıma, hem suriyeli kızlar jöleli saçlardan hoşlanıyor önüne yanaştığım ve karşımdaki manzara beni hayretlere düşürdü; en az 15 kişi ellerinde siyah poşet, battaniye, halı, tabak çanak ile beni bekliyorlardı. o grup idlib'e girse 2 saatte idlib'i alırdı. öyle bir kalabalık öyle bir hazırlık işte. gözlerim sevdiğim kızı aradı ama hepsi çarşaflı olduğundan kim olduğu anlaşılmıyordu. arkaya 6 kişi ön tarafa 3 kişi bindi. 3 kişi de bagaja bindi mecburen. geriye kalan 3 kişiye ne oldu hala alanına gittik. anında bina yapar ustalıkla ellerindeki malzemeleri serip oturulabilir düzene getirdiler. sürekli parklara doluştukları için tecrübeliler. neyse yemekler yaptılar falan ama ben hala sevdiğim kızı bulamıyorum. bir ara selfie çekmek için yanyana geldiler, aha dedim peçesini açacak, yok arkadaş çarşafla selfie çektiler. aklımı yitirecektim, normalde her hafta sonu arkadaşlarla halı saha, bar eğlencesi yapardık, ama benim yaptığım aktiviteye bak, şimdi arkadaşlardan biri beni görse ne diyecektim. yoldan geçenler bize garipseyerek bakıyordu, bazıları da iğrenerek. suriyeli değildim ama beni de onlardan sanıp ters ters bakıyorlardı. bir insanın kendi memleketinde kendi ırkı tarafından ırkçılığa uğraması kadar garip bir şey yoktur orada anladım. bir ara ters ters bakan bir abiye '' abi ben türküm '' diye gülerek cevap verdim '' şimdi de türklüğümüze mi göz koydunuz ulan '' diyerek 5-6 kişi beni iyice dövdüler. ne kadar söylesem de anlamadılar dövdüler. dayak yerken en iyisi suriyeli taklidi yapayım dedim '' abi ben surii '' dedim yine dövdüler. ulan adamlara ırk beğendiremiyoruz. en iyisi kürt olmak, herkese faşist de kafa rahat olsun. ortam biraz sakinleşti o ara da ben anca kendi geldim. kafamı kaldırdığımda bizim suriyeli grup nargilelerinden fokurdatıp, nizami bir şekilde dumanını dışarı bırakıyorlardı. ulan burada soykırıma uğramışım adamlar nargile keyfi yapıyor, ne rahat adamlar şey umduğum gibi olmamıştı. toparlanıp gitme vakti de gelmişti. hepsi toparlanmaya çalışırken bir ara saydım 15 kişiydiler. bunlar 12 kişi arabaya bindi 3 kişi hala nasıl geldi anlayamadım. umrumda da değildi. çünkü sevdiğim kızı kara çarşafa sarmışlar, bana göstermiyorlardı. yola koyulduk, yolda sevinçten bağırarak arapça şarkı söylüyorlardı. sevdiğim kıza jest olsun diye ben de onlara eşlik ediyordum. sağımdan geçen araba sanırım sesimizi duymuş ki '' ölürüm türkiyem '' şarkısını sonuna kadar açtı. dayak yememek için yol değiştirdim bu sefer. evlerinin önüne yanaştık. bir anda hepsi indi. saydım yine 15 kişiler. acaba arabamda gizli bir bölme keşfettiler de o 3 kişi oraya mı girdi hala esrarını çözemedim. neyse '' abe şükran '' falan diyerek teşekkür ettiler. baya minnettar görünüyorlardı. bir ara içlerinden bir tanesi tam eve girecekken peçesini açtı. aman allah'ım uğruna bu kadar çile çektiğim kızı 5 saniye bile olsa görebilmiştim. bu oydu, içimde kelebekler tüm benliğimle kıza odaklanırken, birden camda bizim işçi belirdi- abe artık işe gelmiyor ben- niye yahu ne oldu - sizin patron iyi değil başka iş var iyi para veriyorne kadar ısrar etsem de gelmeyeceğini söyledi. kendimi çok kötü hissediyordum. oyuncağı elinden alınan çocuk gibi hissettim kendimi. dayak yedim, ırkçılığa maruz kaldım şimdi de sevdiğim kız artık yok. eve geldim babam kapıyı açar açmaz bana bağırmaya başladı- ne ulan bu trafik cezalarıöyle ya kırmızı ışıkta geçmiştim. bu ceza bana değil ömrüme verilmişti sanki. babama sarıldım, sanki onu bir daha görmeyecekmiş gibi sımsıkı sarıldım. - baba ben aşık oldum- ulan bu sefer kime aşık oldun?- suriyeli baba- ulan adam akıllı bir kız bulamadın, geçen ki alman kız ne oldu, ya önceki kürt kızı? peki alevi bir kız vardı evlenecektin, yürü ulan odana bi bok olmaz senden..babam haklıydı. aşık olmasını beceremiyordum. ırksal fantezilerim vardı benim, belki de karma ırk düzeninin insanda oluşturduğu akıl almaz kafa karışıklığı zamanki gibi peçetemi alıp tuvaletin yolunu Suriyeli aktivist Orouba Barakat ile gazeteci kızı Halla Barakat'ı öldürdüğü iddiasıyla tutuklanan şüpheli hakkında "kasten öldürme" suçundan 2 kez müebbet hapis cezası istemiyle iddianame hazırlandı. Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca, Suriyeli aktivist Orouba Barakat ile gazeteci kızı Halla Barakat'ı Üsküdar'daki evlerinde öldürdüğü iddiasıyla yakalanan ve çıkarıldığı mahkemece tutuklanan şüpheli hakkında yürütülen soruşturma tamamlandı. Hazırlanan iddianamede, Suriye uyruklu olan Orouba Barakat'ın rejim muhalifi olduğundan dolayı uzun süre yurtdışında farklı ülkelerde yaşadıktan sonra Türkiye'ye geldiği ve 2015 yılından bu yana da kızı Halla Barakat ile Üsküdar'da ikamet ettikleri anlatıldı. Halla Barakat'ın ise Amerikan vatandaşı olduğu belirtilen iddianamede, Türkiye'de üniversiteden mezun olduktan sonra Suriye rejimine muhalif internet sitelerinde haber yaptığı anlatıldı. İddianamede, şüpheli ise Suriye'deki iç savaştan kaçarak Türkiye'ye geldiği ve akrabası olan Halla ve Orouba Barakat ile ara sıra görüştükleri, şüphelinin bazen de anne kızın evinde kaldığı belirtildi. Şüphelinin, olaydan bir gün önce anne kızın Üsküdar'daki evlerine geldiği ve geceyi burada geçirdiği kaydedilen iddianamede, şüpheli bilinmeyen bir sebeple de aralarında çıkan tartışma sonrasında Halla ve Orouba Barakat'ı kesici ve delici aletle kasten öldürdüğü, otopsi raporlarına göre Halla Barakat'ın vücudunda 9, Orouba Barakat'ın ise 14 kesici delici alet yarası bulunduğu kaydedildi. İddianamede, şüpheli akrabalarını öldürdükten sonra cesetlerin kokmasını ve kanın yayılmasını önlemek için üzerlerine deterjan dökerek, yorgan ve nevresimlerle kapattığı, olaydan sonra da evden ayrılarak Bursa'ya gittiği anlatıldı. Şüpheli daha sonra İstanbul'a gelerek dikkat çekmemek için anne kızın cenaze törenine katıldığı ve sonrasında yeniden Bursa'ya döndüğü bilgisi verilen iddianamede, şüphelinin yakalandıktan sonra polis ve savcılıkta suçlamayı kabul etmediği, ancak mahkeme sorgusunda ise parasını vermediği için anne Orouba Barakat'ı öldürdüğünü, annesinin öldüğünü gören Halla Barakat'ı ise susmasını istemesine rağmen bağırdığı için öldürdüğünü kabul ettiği belirtildi. İddianamede, bu kapsamda şüpheli "kasten öldürme" suçundan 2 kez müebbet hapisle cezalandırılması talep edildi. Değerlendirilmek üzere Anadolu Ağır Ceza Mahkemesine gönderilen iddianamenin kabul edilmesi halinde şüpheli yargılanmasına ilerleyen günlerde başlanacak. 31 Ekim 2018 Çarşamba 1115A+A-2015 yılında Sırbistan sınırında oğlunu sırtında taşıyarak polislerden kaçmaya çalışan sığınmacı bir babaya çelme takan ve diğer sığınmacılara da tekme atan Macar gazeteci Petra Laszlo hakkındaki 3 yıllık hapis cezası kararı Macaristan'daki üst mahkeme tarafından etik olarak yanlış davranan ama yaptığı hareketin vandallık sayılamayacağı belirtilen gazetecinin cezai suç yerine kötü davranış sebebiyle yargılanabileceğine karar verdi. Aynı zamanda mahkeme zaman aşımından dolayı davanın sona erdirilmesi gerektiğine hükmetti. polis kordonundan kaçarak geçen mültecileri engellemeye çalışan polisin elinden kaçırdığı mülteciye refleks olarak elini bacağını uzatmıştır. hani sokakta polisin kovaladığı biri yanımızdan geçerken hem çekiniriz hem de faydamız olsun diye elimizle ayağımızla uzanıp engellemeye çalışırız ya, öyle işte. suriyeli mültecilerin yaptıklarını yiyecekleri çöpere atmak, dağıtılan suları tren yollarına fırlatmak, ne kadar pislikleri varsa çevreye bırakıp gitmek hayvanlık olarak görüyorum, bu konu ayrı ama;kucağında çocuk olan adama çelme takmak refleks filan değildir. yakalamak mı istiyorsun? kolunu uzatsan arkadaki polis yakalayacak zaten. refleksmiş, ondan sırıtıyor zaten. orada düşen çocuğun çığlığını da mı duymuyorsunuz amk. kadın bildiğin şerefsiz pislik ediyorum, suriyeli sığınmacılar hakkındaki görüşlerim farklı ama tek bir olay üzerinde konuşuyorsak bu farklı. işinden siktir edilmiş olduğunu umuyorum. bkz desertecçok çevreciyim ben cükleeri bırakcam güneş enercisi yapcam diye libyalıların kafasına bomba yağdıran bir faşist çetesi bu.. herşey beklenir.. bnd sözlük yapılanmasına da selam ederim. kucağında çocuk olan bir adama ek olarakta küçük bir kıza tekme atan sürtüğün biridir. yabancı basında ırkçı, milliyetçi olduğu yönünde açıklamalara yer verilen sarışın orospu. bkz chaotic evilbkz gercek kotulerirkci falan denmis. "kotulugun siyasal anlami mi olur?" diye bana sorduran gazetecidir. kadin bir adim sonra ayin yapip bakire kani icecek veya kedi falan kesecek neredeyse. paketlenip rakka'ya yollanması gereken orospu. ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri takip etmek için giriş yapmalısın.

suriyeli kıza çelme takan gazeteci nereli