Son 10 yıllık dönemde hisse senedi, değişken ve karma, borçlanma araçları, kamu dış borçlanma araçları ve katılım kategorilerinin ağırlıklandırılmış ortalama net getirilerinin TÜFE'nin üzerinde olduğu, kamu borçlanma araçları, para piyasası ve standart fonların ortalama getirilerinin TÜFE'nin altında olduğu
Enyüksek getiri kamu dış borçlanma fon kategorisinde sağlanmıştır. Onu, hisse senedi fon kategorisi izlemektedir (borçlanma araçları getirisi kamu dış borçlanma fonlarını da kapsadığı için ikinci sıradadır). En düşük getiri ise kamu borçlanma araçları fonlarındadır. Kaynak: Finnet, TCMB Grafik 5.
Kamugelirleriyle kamu giderleri arasındaki olumsuz farkın olağan kamu gelirleri ile karşılanamaması sonucunda ise Türkiye’de kamu kesimi borçlanma gereği 2000’li yıllarda GSMH’nin yüzde 16.4’üne kadar ulaşmıştır. Kamu kesimi borçlanma gereğindeki artış ise en fazla konsolide bütçe açıklarından kaynaklanmıştır.
Fonportföyünün en az %80'i devlet dış borçlanma senetlerine (Eurobond) yatırılarak faiz geliri elde etmek hedeflenmektedir. Fonun yönetim stratejisindeki temel amaç bir yandan Türk Hazine'sinin yurtdışında ihraç ettiği ve çoğunlukla "Eurobond" olarak bilinen kamu dış borçlanma araçlarının yüksek getirilerinden faydalanırken diğer yandan da döviz kurlarında Türk
SıkçaSorulan Sorular. Terimler Sözlüğü. Hazine İhalesi Nedir? Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından farklı yöntemlerle Devlet iç borçlanma senetleri (DİBS) ihraç edilebilmekte olup bu yöntemler içerisinde ağırlıklı olarak ihale yöntemi kullanılmaktadır. Katılımcılar, TL cinsi ihalelerde, ihale günü saat 13:30’a
Vay Nhanh Fast Money. Son dönemde döviz piyasaları çok hareketli. Hane halkları, her aşağı yönlü harekette döviz talep ediyor. Bireysel emeklilik tarafında katılımcıların döviz talebini karşılayabilecek üç fon türü bulunuyor. Bunlardan biri kamu dış borçlanma araçları fonları iken, diğeri kıymetli maden fonları. Gerçi, kıymetli maden fonları olarak genel bir sınıflandırma söz konusu ama sistemdeki kıymetli maden fonlarının katılım fonları dahil olmak üzere hepsi altın fonu. Hali hazırda sistemde gümüş, bakır, platin gibi kıymetli madenlere veya bunların karmasına yatırım yapan bir fon bulunmuyor. Üçüncüsü ise yabancı ülkelerdeki hisse senetlerine ve borçlanma araçlarına yatırım yapan değişken fonlar. Değişken fonlarda ağırlıklı olarak döviz cinsi varlıklara yatırım yapan fon sayısı çok kısıtlı. Ancak değişken fonların çoğu dövize dayalı varlıklara da yatırım yapıyor. EN BÜYÜK FON GRUBU ALTIN6 Mayıs 2021 tarihi itibariyle sistemde dış borçlanma araçları fonlarının toplam portföyü 5,597 milyon seviyesindeyken, kıymetli madenler yani altın fonları ise 38,840 milyona ulaştı. Altın fonları aynı zamanda sistemin en büyük fon grubu. Peki, ne oldu da altın fonları ve kamu dış borçlanma araçları fonları arasında talep yönünden böylesi bir ayrışma var. Bankacılık tarafındaki döviz talebi bireysel emeklilik tarafına neden altın fonu olarak yansıyor? Üstelik kamu dış borçlanma araçları fonlarının portföyündeki varlıklar döviz bazında faiz getirisi sağlarken, altın fonlarının içerisindeki külçe altının hiçbir getirisi bulunmadığı DIŞ BORÇLANMA ARAÇLARI FONLARIBireysel emeklilik sistemindeki kamu dış borçlanma araçları fonları, portföylerine en az %80 oranında kamu tarafından yani TC Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından döviz cinsinden dolar-euro ihraç edilmiş borçlanma araçlarını, diğer adıyla Eurobond alıyor. Yani bu fonların portföyünde yabancı hisse senedi veya yabancı ülkelere, şirketlere ait borçlanma araçları bulunmuyor. Kamu dış borçlanma araçları fonlarına yatırım yapan katılımcılar, dolaylı olarak kamuya döviz cinsinden borç vermiş oluyorlar ve hem döviz bazında faiz geliri hem de dövizin yükselişinden gelir elde ediyorlar. Ancak bu fonların gelir kalemi olan dövizin yükselişi ve faizlerinin düşüşü neredeyse hiçbir zaman aynı anda gerçekleşmiyor. Dövizde yükseliş olduğunda, portföydeki döviz cinsinden borçlanma araçlarının faizleri de yükseliyor. Döviz yükselişinden oluşacak gelirin bir kısmı faizlerin yükselişi nedeniyle hatırlayalım, faizler yükseldiğinde faize dayalı varlıkların değeri düşer. geri veriliyor. Piyasalar normalleşip portföydeki Eurobond’ların faizleri düştüğünde, dövizin ateşi sönüyor ve portföydeki varlıklar bu kez de, dövizin yükselişinden elde ettikleri karın bir kısmını geri veriyor. Dövize dayalı kamu borçlanma araçlarının faizi ile dolar/TL arasındaki aynı yöndeki korelasyon nedeniyle dövizdeki dalgalanmalar baz alınarak alım-satım zamanlaması yapmak bu fonlarda çok zor, hatta imkansız. ALTIN FONLARIAltın fiyatları uluslararası piyasalarda dolar cinsinden belirlendiği için BES’teki altın fonlarına yatırım yapmak aynı zamanda dolar bazında yatırım anlamı taşıyor. Altın fonlarının geliri hem altının ons bazında yukarı yönde hareket etmesinden, hem de doların TL karşısında değerlenmesinden oluşuyor. Altın fonlarının bir diğer gelir kalemi de, altına dayalı kira sertifikalarının getirisi. Altına dayalı kira sertifikaları da TC Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından ihraç ediliyor. Altın fonlarında, dolar/TL’nin ve altının ons bazındaki hareketlerine göre dört farklı şekilde risk ve getiri oluşabilir -Doların/TL’nin yükselişte olduğu dönemde uluslararası piyasalarda altının ons bazında değeri düşerse dövizin yükselişinden elde edilen karın bir kısmı, tamamı veya daha fazlası geri veriliyor. -Dolar/TL’nin düşüşte olduğu dönemde altının ons fiyatı yükselirse, dövizin düşüşünden kaynaklanan gelir kaybının bir kısmı, tamamı veya daha fazlası altının ons fiyatının yükselişi nedeniyle yerine konulabiliyor. -Dolar/TL’nin düşüşte olduğu dönemlerde altının ons bazında fiyatı da düşerse, altın fonlarındaki değer kaybı çok hızlanıyor. -Ancak hem altının ons fiyatı, hem de dolar/TL aynı anda yukarı yönlü hareket ederse, altın fonları dolar TL’nin yükselişinin üstüne, onstan da gelen pozitif etkiyle daha fazla kar elde ediyor. Görüldüğü gibi, yukarıda kamu dış borçlanma araçlarının sahip olduğu dolar/TL riski altın fonlarında da söz konusu. Ancak altın fonlarında gelir yaratan dolar/TL’nin yükselişi ve altının ons bazında yükselişi birbirinden bağımsız iki unsur. Kamu dış borçlanma araçlarındaki dolar/TL’nin yükselişiyle faizlerin yükselişi arasındaki korelasyon, altının ons fiyatı ile dolar/TL arasında bulunmuyor. Bu da, muhtemelen altında alım-satım zamanlaması yapılması konusunda katılımcılara fırsat verdiğinden BES’te altın fonları, kamu dış borçlanma araçları fonlarına nazaran daha hızlı büyüyor.
Son Veri Güncelleme 1258 0,99137900 Son Fiyat TL Fon Toplam Değeri TL Pay Adet 519 Yatırımcı Sayısı Kişi % -0,3685 Son 1 Gün Getirisi % -0,3224 Son 7 Gün Getirisi % 0,0000 Son 30 Gün Getirisi % 0,0000 Son 90 Gün Getirisi % 0,0000 Son 180 Gün Getirisi % 0,0000 Son 360 Gün Getirisi Fiyat Bilgisi Arşivi Grafiğe yaklaşıp uzaklaşabilir, üzerinde gezerek tarihe ait fiyat bilgisini gözlemleyebilirsiniz. Portföy Büyüklük Arşivi Grafiğe yaklaşıp uzaklaşabilir, üzerinde gezerek tarihe ait portföy büyüklük bilgisini gözlemleyebilirsiniz. Yatırımcı Sayısı Arşivi Grafiğe yaklaşıp uzaklaşabilir, üzerinde gezerek tarihe ait yatırımcı sayısı bilgisini gözlemleyebilirsiniz. Fona Ait Tüm Geçmiş Bilgisi TarihFiyat TLPortföy Büyüklük TLYatırımcı Sayısı KişiPay AdetBanka BonosuDevlet TahviliDiğerDöviz Ödemeli BonoDövize Ödemeli TahvilEurobondsFinansman BonosuFon Katılım BelgesiGayrimenkul SertifikasıHazine BonosuHisse SenediKamu Dış Borçlanma AraçlarıKamu Kira SertifikalarıKatılım HesabıKıymetli MadenlerRepoTPPTers-RepoTürev AraçlarıVadeli MevduatVarlığa Dayalı Menkul KıymetlerYabancı Borçlanma AraçlarıYabancı Hisse SenediYabancı Menkul KıymetÖzel Sektör Kira SertifikalarıÖzel Sektör Tahvili
Bireysel emeklilik fonları yılbaşından bu yana piyasadaki çalkantıya rağmen yatırımcılara yüzde getiri sağladı. Altın fonunun getirisi yüzde buldu. Yüzde 25'lik devlet katkısı da eklendiğinde bu fonun 9 aylık getirisi yüzde 80'i geçti. Kamu dış borçlanma, uluslararası fonlar ve uzmanların yönettiği dengeli fonlar yüzde 27 ile 42 arasında getiri sağladı Kaynak Habertürk Eklenme 11 Eylül 2018 0815 Doların Türk Lirası karşısında 3,76 liradan 6,45 liraya ulaştığı yılbaşından bu yana Bireysel Emeklilik Sistemi BES fonları önemli bir direniş sergiledi. Varlıklarının büyük bölümünü Türk Lirası varlıklara yatırmak zorunda olan emeklilik fonları 9 ayda yüzde getiri ile enflasyonun altında olmasına rağmen yatırımcıların birikimlerini korumayı başardı. Aynı dönemde altın fonlarındaki getiri yüzde ulaştı. BES'te biriktirilen her 100 liraya devletin de 25 lira katkısı olduğu gözönüne alındığında altın fonlarının getirisi yüzde 80'i geçti. Aynı dönemde Türk Lirası'nın dolar karşısındaki kaybı yüzde 71 olurken altının uluslararası piyasalardaki ons fiyatı yüzde 8,13 gerileyerek bin 303 dolardan bin 197 dolara indi. 2 MİLYAR LİRA ALTINA AKTI Bu gelişmeyi gören Türk yatırımcılar da diğer fonlardan çıkarak altın fonuna yöneldi. Yılbaşında altın fonunda 3,2 milyar lira varken şimdi bu fonun varlığı 7,3 milyar liraya ulaştı. Bu tutarın yaklaşık 2 milyar lirasının altındaki yükselişten yararlanmak isteyen yatırımcıların diğer fonlardan çıkarak altın fonu almaları neticesinde arttığı hesap ediliyor. Geri kalan 2 milyar lira ise fonun değerlendirilmesi sonucu ede edilen gelirden oluştu. UZMANLAR İYİ YÖNETTİ Sadece altın fonu değil aynı zamanda döviz bazlı kamu dış borçlanma fonlarının getirisi yüzde 42, yine yabancı ülkelerin hisse senedi ve tahvillerine yatırım yapan uluslararası karma esnek fonların ortalama getirisi ise yüzde 39,5 ile yatırımcısına önemli kazanım sağladı. Fonların yatırım uzmanları tarafından yönetilen yani piyasanın durumuna göre fon yöneticisinin alım satım yaptığı fonların getirisi de dalgalı ortamda yüzde oldu. Bu getiri rakamı fon yöneticilerinin BES yatırımcısına getiri sağlamak için uzmanlıklarını konuşturduğunu ortaya koydu. 10 YILDA HİSSE DE KAZANDIRDI Son 1 yılda emeklilik fonlarının getirisi son dönemdeki düşüş nedeniyle yüzde 10'da kalırken altın fonlarının ortalama getirisi yüzde kamu dış borçlanma fonlarının getirisi yüzde 54,5 uluslararası karma ve esnek fonların getirisi yüzde 56,5 uzmanların yönettiği dengeli fonların getirisi ise Türk Lirası varlıklara yatırım yaptığı halde yüzde ulaştı. Son 10 yılda en yüksek getiri yüzde 244 reel getiri ile kamu dış borçlanma fonlarında oluştu. Hisse fonları enflasyon hariç yüzde 60,7 getiri sağladı. Rahim Ak Instagram'dan takip etmek için tıklayınız Bu Habere Tepkiniz
Bireysel emeklilik sistemi, başlangıçtan itibaren ortalama yüzde 799 oranında getiri sağladı. 10 yıllık dönem için ortalama getiri yüzde 317, son 5 yılda ise yüzde 183 oldu. Fon kategorileri bazında bakıldığında, gönüllü BES’te başlangıçtan itibaren en yüksek getiri yüzde 984 ile kamu dış borçlanma araçları emeklilik fonlarında oldu. Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği TKYD, Ocak 2021 itibarı ile Ludens İleri Finansal Hizmetler’e “Emeklilik Yatırım Fonları Performans Raporu” hazırlattı. Raporda, hem gönüllü BES hem de otomatik katılım sisteminin başlangıcından itibaren getirileri detaylı şekilde inceleniyor. Rapora göre, gönüllü BES, başlangıçtan itibaren ortalama yüzde 799 oranında getiri sağladı. 10 yıllık dönem için ortalama yüzde 317, son 5 yılda yüzde 183’lük bir getiri sağlanırken, 2020 yılında getiri yüzde 32 oldu. Rapora göre fon kategorileri bazında bakıldığında, gönüllü BES’te başlangıçtan itibaren en yüksek getiri yüzde 984 ile kamu dış borçlanma araçları emeklilik fonlarında oldu. Rapordan, çarpıcı başlıklar şöyle BES’e devlet katkısının getirildiği 2013 senesinden bu yana rakamlar incelendiğinde gönüllü BES tarafında portföy büyüklüğünün yaklaşık 8 katına, katılımcı sayısının da 2 katına çıktığını söylemek mümkün. Tüm inceleme dönemlerinde Gönüllü BES emeklilik fonlarının ağırlıklı ortalama net getirilerinin TÜFE’nin üzerinde olduğu görülmektedir. Gönüllü BES’in başladığı tarihten bu yana Ocak 2004 – Aralık 2020 emeklilik fonlarının getirilerine bakıldığında, ortalama olarak TÜFE’nin oldukça üzerinde getiri elde edildiği tespit edilmiştir 414 puan. Son 10 yıllık dönemde Gönüllü BES emeklilik fonlarının ağırlıklı ortalama net getirisi TÜFE’nin yaklaşık 139 puan üzerindedir. Son 5 yıllık dönemde Gönüllü BES emeklilik fonlarının ağırlıklı ortalama net getirisi TÜFE’nin yaklaşık 95 puan üzerindedir. 2020 yılında ise Gönüllü BES emeklilik fonlarında ortalama getiriler TÜFE’nin 17 puan üzerindedir. Gönüllü BES Fonlarının Birikimli Ağırlıklı Ortalama Net Getirilerinin TÜFE ile Karşılaştırılması Otomatik Katılım Sistemi OKS emeklilik fonlarının ağırlıklı ortalama net getirilerinin TÜFE’nin üstünde olduğu görülmektedir. Başlangıçtan itibaren bakıldığında bu fark 3,1 puan iken, 2020 yılı için 0,3 puandır. Kategorik bazda inceleme yapıldığında, OKS’nin başladığı tarihten itibaren başlangıç fonları TÜFE’nin 7 puan üzerinde getiri sağlamıştır. Başlangıç katılım fonları ise TÜFE’nin 0,4 puan altında getiri elde etmiştir. OKS Fonlarının Kategori Bazında Başlangıçtan İtibaren Birikimli Ağırlıklandırılmış Net Ortalama Getirilerinin TÜFE ile Karşılaştırılması Emeklilik Fonlarının Kategori Bazında Getirileri Emeklilik yatırım fonlarının getirilerinin kategori bazında incelendiğinde sistemin başlangıcından itibaren; tüm kategoriler TÜFE’nin üzerinde getiri sağlamıştır. En yüksek getiri kamu dış borçlanma fon kategorisinde sağlanmıştır. Onu, hisse senedi fon kategorisi izlemektedir. En düşük getiri ise para piyasası fonlarındadır. Son 10 yıllık inceleme döneminde ise hisse senedi, borçlanma araçları, kamu dış borçlanma araçları ve katılım kategorilerinin ağırlıklandırılmış ortalama net getirileri TÜFE’nin üzerindedir. Kamu borçlanma araçları, değişken-karma, para piyasası ve standart fonların ortalama getirisi TÜFE’nin altındadır. En yüksek getiri kamu dış borçlanma araçları fonları kategorisinde yüzde 508 sağlanmıştır. Onu, borçlanma araçları fon kategorisi izlemektedir. En düşük getiri ise kamu borçlanma araçları fonları kategorisinden yüzde 124 elde edilmiştir. Son 5 yıllık inceleme döneminde ise para piyasası, borçlanma araçları, katılım, kamu dış borçlanma araçları, hisse senedi, değişken-karma ve kıymetli maden fon kategorilerinin ağırlıklandırılmış ortalama net getirileri TÜFE’nin üzerindedir. En yüksek getiri kıymetli maden kategorisinde sağlanmıştıryüzde 331. Bunu, katılım fon kategorisi takip etmektedir. En düşük getiri ise kamu borçlanma araçları fonları kategorisinde oluşmuştur. Emeklilik yatırım fonlarının getirilerinin mevduat faiziyle karşılaştırılmasına bakıldığında fonların vergi sonrası getirisi mevduat faiz oranı ile karşılaştırıldığında, tüm alt dönemler için ağırlıklı ortalama fon getirisinin mevduat faizlerinin üzerinde olduğu görülmektedir. 2020 yılı ağırlıklı ortalama fon getirisinin mevduatın 21,7 puan üzerinde olduğu görülmektedir. BES Fonlarının Birikimli Ağırlıklandırılmış Ortalama Getirilerinin Mevduat Getirileri ile Karşılaştırılması BES Sisteminin Genel Değerlendirmesi ve Sonuç Raporun, sonuç bölümünde, gönüllü BES fonlarında genel olarak bakıldığında, başlangıçtan itibaren ortalama yüzde 799 oranında birikimli ağırlıklı net getirinin söz konusu olduğuna değinilerek, şu görüşlere yer verildi 10 yıllık dönem için ortalama yüzde 317, son 5 yılda yüzde 183’lük bir getiri yaratılmışken, 2020 yılında getiri yüzde 32 seviyesindedir. Fon kategorileri bazında bakıldığında, gönüllü BES’te başlangıçtan itibaren en yüksek getiri kamu dış borçlanma araçları emeklilik fonlarına yüzde 984 aittir. Son 10 yılda en yüksek getiri yine kamu dış borçlanma araçları fonları kategorisinde yüzde 508 sağlanmış iken, son 5 yılda en yüksek getiri kıymetli maden fonları kategorisinde yüzde 331 gerçekleşmiştir. 2020 yılı ise en yüksek getiri kıymetli maden fonları kategorisinde yüzde 56 oluşmuştur. Başlangıçtan itibaren bakıldığında emeklilik fonlarının ortalama getirisinin enflasyonun yaklaşık 414 puan üzerinde olduğu görülmektedir. Son 10 yıllık dönemde emeklilik fonlarının ortalama getirisi enflasyonun yaklaşık 139 puan üzerindedir. Son 5 yıllık dönem için bu fark 95 puandır. 2020 yılı için ise emeklilik fonlarının ağırlıklı ortalama getirisi enflasyonun 17 puan üstündedir. OKS emeklilik fonlarının başlangıçtan itibaren ağırlıklı ortalama getirisi yüzde 70 olup bu oran TÜFE’nin yaklaşık 3 puan üstündedir. Benzer biçimde 2020 yılında da OKS fonlarının ağırlıklı ortalama getirisi TÜFE’den daha yüksek olup, fark 0,3 puandır. Mevduat faiz oranları ve Gönüllü BES emeklilik fonları için stopajdan arındırılmış getiriler ile yapılan incelemede tüm alt dönemlerde ağırlıklı ortalama fon getirisinin mevduat faiz oranlarının üzerinde olduğu görülmektedir. 2020 yılında fonların ağırlıklı ortalama getirisi mevduattan 22 puan daha yüksektir. Hisse senedi ortalama ağırlıklandırılmış fon getirilerinin, BIST 100 Fiyat Endeksi ile karşılaştırıldığında, tüm inceleme dönemlerinde endeksten yüksek olduğu görülmektedir. Başlangıçtan itibaren bakıldığında bu fark 265 puan iken 2020 yılında 5,4 puandır. TKYD 2020’de fonların getirisi enflasyonun 17 puan üzerinde Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği TKYD, Ocak 2021 itibarı ile Ludens İleri Finansal Hizmetler’e hazırlattığı Emeklilik Yatırım Fonları Performans Raporu ile ilgili bir açıklama da yaptı. Emeklilik Yatırım Fonları Performans Raporu’na göre Gönüllü Bireysel Emeklilik Fonları’nın ağırlıklı ortalama net getirisi, son 5 yılda TÜFE’nin 95 puan, son 10 yılda 139 puan ve Gönüllü Bireysel Emeklilik Sistemi’nin BES başladığı 2004’den beri ise 414 puan ile TÜFE’nin oldukça üzerinde getiri elde etti. 2020’de emeklilik fonlarının ağırlıklı ortalama getirisi enflasyonun 17 puan üzerinde gerçekleşti. Toplam portföy büyüklüğü 171 milyar TL Bireysel emeklilik sistemi 2020 Aralık ayı itibarı ile 17. yılını geride bırakarak 12,6 milyon katılımcıya ulaştı. Bu katılımcıların 6,9 milyonu Gönüllü BES ve 5,7 milyonu Otomatik Katılım Sistemi’nde OKS yer aldı. 2020 sonu itibariyle BES’te toplam portföy büyüklüğü yaklaşık 171 milyar TL oldu. Bu büyüklüğün 160 milyar TL’lik kısmı gönüllü BES ve11 milyar TL’lik kısmı OKS’de yer aldı. Gönüllü BES portföy büyüklüğü 2019 sonuna göre yaklaşık yüzde 34 büyüme kaydetti. OKS portföy büyüklüğü 2019 sonundaki 8,2 milyar TL’lik değerinden 2020 Aralık ayı sonunda 11 milyar TL’ye ulaşarak yüzde 38 arttı. 2020 için kategori bazında yapılan incelemelere göre OKS fonlarının değişken ve değişken katılım kategorilerinde TÜFE’nin üzerinde getiri sağladığı görüldü. En yüksek ağırlıklı ortalama net getiri yüzde 45,8 ile değişken katılım fonları kategorisinden elde edildi. Bu kategorinin getirisi, aynı dönemdeki enflasyona göre yaklaşık 31 puan yüksek olarak gerçekleşti. En düşük ağırlıklı ortalama net getiri ise yüzde 10,3 ile başlangıç katılım fonlarının getirisi olup enflasyonun yaklaşık 4 puan altında gerçekleşti. OKS emeklilik fonlarının başlangıçtan itibaren ağırlıklı ortalama getirisi yüzde 70 oldu ki bu oran TÜFE’nin yaklaşık 3 puan üzerinde konumlandı. 2020 fon getirisi mevduatın 21,7 puan üzerinde Rapora göre; mevduat faiz oranları ve Gönüllü BES emeklilik fonları için stopajdan arındırılmış getiriler ile yapılan incelemede fonların vergi sonrası getirisi mevduat faiz oranı ile karşılaştırıldığında, tüm alt dönemler için ağırlıklı ortalama fon getirisinin mevduat faizlerinin üzerinde olduğu görüldü. 2020 ağırlıklı ortalama fon getirisinin mevduatın 21,7 puan üzerinde konumlandı*. Karşılaştırma ölçütünün getirisinin üzerinde getiri sağlayan fonların toplam fonlar içerisindeki payına bakıldığında 2020’de yüzde 91’lik bir başarı oranı elde edildiği görüldü. Hisse senedi ortalama ağırlıklandırılmış fon getirilerinin, BIST 100 fiyat endeksi ile karşılaştırıldığında hisse senedi emeklilik fonları birikimli ağırlıklandırılmış ortalama net getirileri tüm inceleme dönemlerinde BIST-100 Fiyat Endeksi’nden daha yüksek konumlandı. 2020’de Öne Çıkan Başlıklar 2020’nin ilk altı ayında koronavirüs salgınının tırmanışa geçmesi ile beraber bireysel emeklilik sistemindeki katılımcı sayısında düşüşler yaşandı. Bu düşüşlerin ardında yatan nedenler incelendiğinde sebebin sistemden çıkıştaki hızlanma değil, yeni girişlerdeki düşüş olduğu tespit edildi. Pandemi döneminin kişilerin tüketim ve harcama alışkanlıklarını değiştireceği ve önümüzdeki dönemlerde birikime verilen önemin artacağı düşünülüyor. Ülkemizde insanların bu birikimlerini yönelteceği en önemli alanlardan birisinin bireysel emeklilik sistemi olacağı öngörülüyor. 2020’de BES çok konuşulan ve tartışılan konulardan oldu. Özellikle 2022 başında devreye alınması beklenen Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi TES, üzerinde epeydir çalışılan bir sistem olarak dillendirilmeye başlandı. TES, emeklilikte oluşacak gelir kaybını telafi edecek, çalışma dönemindeki yaşam standartlarını korumayı sağlayacak ek emeklilik gelirinin oluşmasını ve hane halkı tasarruflarının artırılmasını amaçlayan bir sistem olarak kurgulanıyor. TES, çalışan, işveren ve devlet tarafından, çalışanın bireysel hesabına yapılacak nakdi katkıların emeklilik yatırım fonlarında yatırıma yönlendirileceği ve bu fonların seçiminin ve birikimlerin fonlar arasındaki dağılımının çalışan tarafından yapılacağı bir ikinci basamak emeklilik sistemi olarak planlanıyor.
Oluşturulma Tarihi Eylül 26, 2018 2348Faizlerin yüksek seyretmesi nedeniyle bu yılın 9 aylık döneminde BES katılımcılarının getirileri olumsuz etkilendi. Aynı etki devlet katkısı fonlarında oldu ve fonların getirisi negatife döndü. Aynı dönemde altın fonlarının ortalama getirisi yüzde 50’yi bulurken, bono fonları ise yüzde 8 Emeklilik Sistemi BES yatırımcısını yüksek faiz vurdu. Kur ve faizlerdeki yükseliş bazı emeklilik fonlarının getirilerini olumsuz etkilerken, bazı fonlar ise yatırımcısına yüksek getiri sağladı. Emeklilik fonlarının sene başında bu yana ortalama getirisi ise yüzde 8,2 oldu. Bu dönemde hisse senedi fonları ile standart fonlar negatif getiri sağlarken altın fonlarının ortalama getirisi yüzde 50’leri buldu. Portföy şirketi yöneticileri, faizlerin yükseldiği dönemlerde borçlanma araçlarının fiyatları gerilerken, faizlerin düştüğü dönemlerde borçlanma araçlarının fiyatları arttığını belirterek, yüksek faizin emeklilik fonlarının büyüklüğünün yüzde 13’ünü oluşturan kamu iç borçlanma fonlarının getirilerini olumsuz etkilediğini İLE GETİRİ İLİŞKİSİ TERSİş Portföy Genel Müdürü Tevfik Eraslan, emeklilik fonlarının yılbaşından bu yana ortalama getirisinin yüzde 8,2 olduğunu, enflasyon ve kurda yaşanan artışın faizlerin yükselmesine neden olurken şirket karlılıkları ve hisse senedi fiyatlarını olumsuz olarak etkilediğini söyledi. Bu ekonomik koşullarda katılımcısına en fazla getiri sağlayan fon türlerinin altın, uluslararası ve kamu dış borçlanma araçları fonları olduğunu, katkı fonları, hisse senedi fonları ve kamu iç borçlanma araçları fonlarının getirilerinin ise aynı dönemde negatif olduğunu ifade eden Eraslan, “Altın fonlarının ortalama getirisi yüzde 50’nin üzerinde olurken, bono fonlarının ortalama getirisi yüzde -8 olmuştur” dedi. Eraslan, sözlerini şöyle sürdürdü“Borçlanma araçlarının fiyatları ile faizleri arasında ters ilişki vardır. Faizlerin yükseldiği dönemlerde borçlanma araçlarının fiyatları gerilerken, faizlerin düştüğü dönemlerde fiyatları artar. Bu yıl faiz seviyesi önemli sayılabilecek oranda yükseldi. Bundan da emeklilik fonları büyüklüğünün yüzde 13’ünü oluşturan kamu iç borçlanma fonlarının getirileri olumsuz etkilendi. Yeni Ekonomi Programı ile piyasalardaki belirsizliğin azalması, güvenin artması TL cinsi varlıklara yatırım yapılmasını cazip hale getirebilecektir.”DÖVİZ FONLARI KAZANDIRDITEB Portföy Genel Müdürü ve Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği TKYD Başkanı Selim Yazıcı, içinden geçilen dönemde varlık dağılımları borçlanma araçlarında olan fonların faizdeki yükselişten negatif etkilendiğini belirterek, “Öte yandan, kurlarda yukarı yönlü dalgalanma olması sebebiyle döviz cinsi varlıklara yatırım yapan fonlar bu dönemlerde yüksek getiriler yaratabilmekte” dedi. 2018’de varlıklarını ağırlıklı olarak TL cinsi borçlanma araçlarında bulunduran katılımcıların getirilerinin düşük kaldığını ifade eden Yazıcı, sözlerini şöyle sürdürdü “Borçlanma araçlarına yatırımlarda aslında gerçek bir zarar yaşanmamakta. Faiz oranlarındaki yükseliş sonrasında emeklilik fonlarının yatırım yaptıkları tahvillerin fiyatlarında düşüş gerçekleşmekte. Ancak bu fonun iç verimini arttırmakta. Özetle, gelecek dönemde fonun yaratması beklenen getiri yükselmekte.”Selim Yazıcı, devlet katkısı fonlarının getirileri hakkında şunları söyledi “Yatırım yaptıkları varlıklar itibariyle uzun vadeli devlet tahvillerine ağırlık vermekteler. Bu varlık dağılımları sebebiyle 2018 senesi gibi volatil ve faizler yükselen senelerde negatif getiriler yaratabilecekleri gibi tam tersi durumlarda da yüksek getiri yaratma potansiyeline sahip fonlardır. Bu gibi uzun vadeli yatırım araçlarının 1 yıllık getirileri ile kıyaslama yapmanın doğru olmayacağı görüşündeyim.”Ak Portföy Genel Müdürü Mehmet Ali Ersarı, doğru fon türlerine yatırım yaparak doğru fon karmaları oluşturmanın emeklilik planlarında getirinin temel belirleyicisi olduğunu belirterek, emeklilik planlarında borçlanma araçları fonları ile hisse senedi fonlarının yanı sıra sözleşmelerinde dış borçlanma ve altın yatırımlarına da yer veren katılımcıların getirilerini daha etkin yönettiğini kaydetti. Ersarı, devlet katkısı fonlarının getirilerine değinerek, fonların, mevzuat gereği asgari yüzde 75’nin tahvil ve bonolara, azami yüzde 25’nin mevduat ve pay senetlerine, azami yüzde birinin de kısa vadeli repo-ters repo işlemlerine yatırım yapabildiğini söyledi. Ersarı, sözlerini şöyle sürdürdü “Getiriler, bu fon türü için belirlenen karşılaştırma ölçütünün üzerinde gerçekleşmiş, ancak ilgili fonlar, yapısı itibariyle tahvil odaklı fonlar olduğu için piyasa koşullarından doğrudan etkilenmiştir. Önümüzdeki dönemde fon içindeki tahvillerin yüksek iç verimi ve yeni yatırım yapılan tahvillerin yüksek faizleri orta vadeli dönemde bu fonların getirilerine olumlu yansıyacaktır.”UZMANLARDAN BES KATILIMCISINA TAVSİYELER Birikimlerinizi tek bir varlık türünde değerlendirmektense birden fazla varlık türüne yatırım seviyesine uygun değişken fonlara yatırım bazlı fonlara yatırım yapan katılımcılar portföy çeşitlendirmesine giderek, birden fazla varlık bazlı fonundan kendilerinin oluşturduğu sepete yatırım uzun vadeli bakanlar planlarında, hisse senetleri gibi potansiyel getirisi yüksek varlık sınıflarına yer yılda 6 defa fon değişikliği hakkı tanınmış olmasına rağmen katılımcıların yüzde 95’i bu hakkı kullanmıyor. Piyasa şartlarına göre bu hakkın kullanılması gerekiyor. Belirli dönemlerde döviz fonlarının, belirli dönemlerde de tahvil veya hisse senedi fonlarının fon dağılımlarına eklenmesi gerekiyor. Emeklilik şirketleri danışmanlarından uygun karma fon önerilerini isteyin ve dönemsel olarak yatırım yaptığınız fonları güncelleyin. DEVLET KATKISI NEDEN EKSİDEİş Portföy Genel Müdürü Tevfik Eraslan, devlet katkısı fonlarının getirilerine de değinerek, şu açıklamayı yaptı “Fonların getirisinde belirleyici olan varlık grubu devlet iç borçlanma senetleridir. Faizlerin yükseldiği dönemlerde borçlanma senetlerinin fiyatları gerilerken, faizlerin düştüğü dönemlerde borçlanma senetlerinin fiyatları artar. 2018’de faizler yükseldiği için, borçlanma araçlarının fiyatları geriledi. Faiz seviyesinin 100 baz puan yükseldiği bir ortamda, devlet tahvillerinin getirisi eksi yüzde 3,8 olmaktadır. Faizlerin genel seviyesinin yükselmesi getirileri olumsuz yönde etkilemiştir. Yılbaşından bu yana devlet katkısı fonlarının ortalama getirisi eksi yüzde 13,20 oldu. Emeklilik fonlarına yatırım, uzun dönemlidir.”FONLARIN 9 AYLIK GETİRİSİ YÜZDE Portföy Genel Müdürü ve TKYD Başkanı Selim Yazıcı, şu açıklamaları yaptı “2018’in 9 ayı oldukça volatil geçmiştir. Kur ve faiz tarafında yaşanan yükselişler ile hisse senedi endeksinde yaşanan düşüşler sonrasında çeşitli fon grupları bir hayli yüksek getiriler yaratırken, çeşitli fon gruplarının ise negatif getiriler yarattığını gözlemledik. Emeklilik fonlarının ağırlıklı getirisi 9 aylık dönemde yüzde gibi bir getiri gözlemliyoruz. Bu da yıllık da yüzde 21 civarında bir getiriye tekabül ediyor. Burada en büyük payı döviz ağırlıklı yatırım yapan fonlar alıyor. Sektörde kamu dış borçlanma araçları yatırımları yapan fonların 9 aylık dönemde ortalama yüzde 45 civarında bir getiri yarattığını görüyoruz. Kur, enflasyon ve faiz tarafında ciddi yükseliş yaşanan bir senede bile birçok varlık sınıfında getirilerin yüksek olduğundan yola çıkarak, fon dağılımlarının doğru zamanda, doğru ağırlıklarla yatırıma yönlendirilmesi açısından eksiklik olduğu görüşündeyim.” ALTIN FONU YÜZDE 51,8 GETİRİ SAĞLADIAk Portföy Genel Müdürü Mehmet Ali Ersarı, 2018’de belirli varlık sınıflarında oldukça yüksek getiriler elde edildiğini söyledi. Planında sadece dış borçlanma araçları fonu olan katılımcıların ortalama yüzde 44,5 getiri sağlarken, altına yatırım yapanların yüzde 51,8 getiriler elde ettiklerini belirten Ersarı, sözlerini şöyle sürdürdü “BES katılımcıları ağırlıklı olarak değişken emeklilik fonlarını tercih etmekle birlikte yatırım stratejilerinde ise yüksek oranda uzun vadeli tahvil ve bono yatırımı yapan borçlanma araçları fonları, standart fonlar ve katkı fonları ortalama getiriler açısından belirleyici olmakta. Değişken fonlar ise risk seviyelerine göre ağırlıklı olarak tahvil, hisse senedi yatırımı yapmakla birlikte yabancı para cinsi yatırımlara da yer vermekte.”
kamu dış borçlanma fonu getirisi